16 Temmuz 2013 Salı

DİRİLİYORUM

              DİRİLİYORUM  
   Ölümlülerin dünyasındayız. Sen, ben ve o. Ne yapsak da gücümüz yetmez değiştirmeye bunu. Süreli bir rüyadır bu yaşadığımız. Burada yaşamak ya sebepsizdir bizim için ya da bir sebebin peşindeyizdir.Sebepsiz olduğunu düşündüğümüzde de, sebebin peşindeyken de öğreniriz ama kimliğimizi. Hep yanımızda taşıdığımız o kimliğimizi. Öğrendiklerimize bir bak ve gör ! Kaybolmayan ne öğreniyorsak, gerçek olan odur ancak. Boş geldiğini sandığımız bebeklerin bildiği kadardır tüm bildiğimiz. Tüm bildiğimiz, bebek iken de taşıdığımız o kimliğimiz. Ve mutsuzluğu silip mutluluğu çizebildiğimiz kadardır ondan öğrendiğimiz.  
   Şunu demeliyiz öyleyse artık “Bana dünyayı değil kim olduğumu öğretin” çünkü ben nereye gidersem gideyim bilirim ki o kimliğim de benimle gelir. İşte kanıtı: Mutsuzsam; cennete koysanız da değişmez kimliğim “Oysa herşeyi var, hayret neden mutsuz?” dersiniz. Sizi size küstürürüm de mutsuzluktan ağlarsınız. Mutluysam, cehennemle dalga geçen kimliğimden korkar “Bu olsa olsa bir deli” dersiniz. Sizi sizden çok severim de mutlulukla gülümsersiniz. 
   Kim olduğumu bana öğreten ve kimlik bilgilerimi sıfırlamamı sağlayıp cennetin yolunu hediye eden Rabbim Kur’an’ı Levh-i Mahfuz ile açıklıyor şimdi. Ve ben şaşkınlıkla yeni kimliğimin öğrenmelerine doyamıyorum. Aşk yakmıyor artık ve mutluluk başımı döndürüyor. Ölü desen değilim artık. Diriliyorum. Her gün daha çok kim olduğumu öğreniyorum. Bazen acele etsem de kavuşmak için; önünden ayrılamadığım bir tablo gibi güzel bu rüyamıza da dolu dolu şükrediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder