14 Mayıs 2014 Çarşamba

          ÖZ-DİSİPLİN
   Tembellik yoktur. Düşüncenin olgunlaşmaması vardır. Düşüncenin olgunluğu emin olmaktır, iman etmektir. Örneğin bir kamyonun üzerine geldiğini gören herkes hızla kaçar. Ya da çok aç olup da yemek masasına geç gelen bir çocuğu göremezsiniz asla. Kimse bu hareketler için tembellik yapmaz. Çünkü sonuçlardan ya da isteklerinden çok emindirler o anda.
   Tüm sorun hayatta istediklerimizi ve bize zarar verecekleri her zaman böyle net göremememiz ve emin olamamamızın verdiği kararsızlıklarla vakit kaybetmemizdir. Bu kararsızlığın adına da tembellik demişizdir. Netleşmenin tek yolu ise içimizdeki sessiz sezgilere kulak vermek ve arkadan geçen trenlere( işaretlere ) dikkat etmektir.
   Fakat hepsinden önemlisi kim olduğunu sıfırdan keşfetmektir. Bu keşif, eğer hazırsanız bin yıla yakın yaşadığınız bir dünyada; bin yılın tefsiri olarak Levh-i Mahfuz cildinde sizi beklemektedir.
   Bunun için çocuklarım da dahil kimsenin başında bekleyen bir zebani olmayacağım. Çünkü herkes aslında tanrısal özgün bir hayal. Tek yapmamız gereken onlarla sohbet etmek ve onlara sorular sormak, cevapları beğenmesek bile onları yargılamamak. Bırakalım kendi yollarını kendileri çizsinler. Gençken bolca bocalasınlar. Bocalamaları, gelecekteki mutsuz hayatlarında boşa çabalamalarından daha iyidir. Emin olun. Disiplin, eski dünyada kalmış bir bilgi. Yeni dünyada sadece ne istediğinden emin olmak var. Emin olan, kendi özündeki güçle kendine özgün disiplinini yaratacaktır zaten.
Hepimize Selam ve sevgiyle,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder