23 Eylül 2013 Pazartesi

İNSAN OLMA ZAMANI

         İNSAN OLMA ZAMANI
   İçi boş inanışlar ve beynimize çiviyle çakılan, sağlam zannedilen o dokunulmaz inançlar. Güçlü değiller artık eskisi kadar. Çünkü okyanus dalgası gibi büyüyen yeni bir bilgi akışı yüreklendiriyor bizi. Eski tahtalarına bakarak büyüdüğümüz gemiyi ise yenilemenin vakti geldiğini bir türlü anlatamıyoruz kaptanlara. Onlar da bizdeki kıpırdanışın farkındalar aslında. Gözlerinin içine korkusuzca bakıp sevgiyle gülümsememizden şaşkın ve herşeyi sorgulamamızdan korkmaktalar. Biz sörf tutkunuyken okyanusta; onlar, soğuk su korkağı eski kaptanlar. Hayal kurmamamızın boş hayalini kurarak yaşadılar. Bugüne kadar…
   Çünkü yepyeni bir güneş doğuyor gecenin üstüne. Hayallerin gerçek olacağı bir gün için. İçimden bir pencere açıp hayal kuruyorum şimdi ben de hepimize. Doktorlar ve tüm diğer şifacıların doğru yere konduğu bir dünya hayal ediyorum mesela. Sağlık ve hayatla ilgili, yanlış bilgi ve beklentilere sebep olan inançların değiştiği bir dünya. Çünkü geçmişten günümüze bu mesleğin varlığını tanrımsı bir noktaya taşıyan yanlış; insanlardaki inanç zaafiyetinden başkası değildir.
   Bu zaafın farkında olan açgözlü ve fırsatçı vahşi kapitalizm patronları da durmadan bu inançları pekiştiren aldatıcı reklam oyunları sergilerler. Onlar da aynı din istismarcısı şeyhler gibiler. İnsanın inanç zaafını bul ve saldır diyen tüm bu vahşi hayvan gruplaşmaları, şirket ya da cemaat isimli maskeler altında aramızda gizlenmekteler. Tanrıyla aramıza girmeye çalışan bu tanrımsı virüsleri temizleme zamanı şimdi. Onlar, para ile maddi dünyamızı, kutsal sembollerle manevi dünyamızı zincirlerler. Ne parayı, ne de kutsal sembolleri ise bize asla elletmezler. Böylece kendilerine bağlayıp köleleştirdiklerini zannettikleri bizlere sürüymüşüz gibi hükmederler. Fakat özgürlüğe uyanmak üzere olduğumuzdan habersizler.
   Yarın bu düzen, asi ve yeni fikirlerimizle hızla değişecek. Zincir kıran o kalk borusu çaldı artık. Kimileri kulaklarını kapasa da vahşi yanımıza bilgiyle hükmedip tüm zincirlerimizi kıracak ve insan olmayı hep birlikte başaracağız.
   Sağlıkta, eğitimde, hukukta, tarımda, sanayide ve her alanda; şeyh kılıklı tüm zincir vuranların saltanatını bilgi ve sevginin neşeli gücüyle yıkacağız. İnançlarımızı güncelleyecek ve yüklerimizden kurtulacağız. Yurtta ve dünyada hatta tüm evrende barışa varacağız. Nereden mi biliyorum? Nasıl mı bu kadar eminim? Bu soruları soruyorsanız; siz henüz ŞEYHTAN’IN SON GÜNÜ ve LEVH-İ MAHFUZ kitaplarını okumamışsınız demektir.
Hepimize selam olsun, sevgi dolsun ve neşemiz bol olsun kard-eşlerim.
( kard: kalp anlamında kullanılan bir tıbbi terim )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder